YENİ EĞİTİM DÖNEMİ BAŞLIYOR.
En İyi Okul Nerede? Hangi Okul Corona Covit 19 Pandemi Döneminin Eksikliğini Tamamlar? Sizin İçin Araştırdık.
08 Temmuz 2021 - 12:24
Dünyayı saran corona covit 19 virüsünden dolayı dünya üzerinde neredeyse ülkelerin tamamında eğitimde aksamalr oldu.
Ülkelerin kendilerine göre farklı eğitim programları ile yaşanan eğitimdeki aksaklık dönemi için aldıkları tedbirler, uyguladıkları yöntemler, verilen ek eğitim sistemleri iki yıldır tartışılmakta.
Ülkeler sürekli bu problemi en iyi şekilde atlatmayı başaran ülkelerin arayışına girip bu dönemi en iyi şekilde atlatan ülkeleri araştırıp onların yaptıkları değişimi taklit ederek çözüm üretmeye çalışmış olsada bunda başarılı olamadı.
Ülkemizde bu konuda bir çok farklı yöntem denedi.
Ülkemiz milli eğitimde kayıp bir nesil olmasın diye belkide dünya üzerinde hiç uygulanmayan yöntemleri denedi.
Bunda bir çok ülkeye göre başarılı olduğuda söylenebilir.
Devlet televizyonlarında anında devreye sokulan EBA TV kanalları ile sınıf sınıf verilen ders tamamlama programları, İnternet üzerinden ders görebilmeleri için Başta devletimizin ilgili kurumları dağıttığı bilgisayar ve tabletlerle eğitimin aksamaması için çaba gösterirken özel okullar ZOOM üzerinden öğrencileri için sınıflar oluşturup eğitimin aksamaması için ciddi mücadele içerisine girdiler.
Tatil günlerinde dahi ders çalışma arzusunda olan öğrenciler için gönüllü öğretmenler devreye girerek öğrencilerinin eksik taraflarını tamamlamaya çalışırken adlarına ücretli, sözleşmeli, özel öğretmen dediğimiz eğitim ordusu ise mahallesinde, sokağında, oturduğu site ve apartmanlarda ders almak isteyen öğrencilerin imdadına zamanla ücret karşılığı zamanla bila bedel imdada yetiştiler...
Özel okullar öğrencilerini bu yaşayan covit 19 virüsü nedeniyle oluşturdukları öğrenci ve veli Watssap guruplarından sıkı takibe alarak verdikleri ödevleri kontrol ederken sürekli öğrenci velileri ile kontak halinde olup öğrencilerin aldıkları derslerdeki performansını, verilen ödevin yapılıp yapılmadığını, başarısız olduğu ders için üzerine eğpilmeleri hususunda adeta çırpındılar.
Eğitim kurumları şimdiden dillendirilen pandemi nedeniyle kayıp olan kuşak ifadelerinin olmaması için bu konuya ciddi eğilerek bu eğitim kuşağının diğer dönemlerdeki kadar başarılı olması için eğitim müfredatının dışına defalarca çıktılar.
Kimi uzmanlar bu yapının öğrencileri dersten soğuttuğunu ifade etti. Kimi uzmanlar ise şartları mutlaka zorlamalı ve öğrencilere alması gereken dersler mutlaka tamamlatılmalıdır dedi.
Okulların tatil olduğu bu dönemde ise zorunlu olmasada Milli Eğitim Bakanlığı tamamlayıcı eğitim adı altında yaz tatilinde öğrencileri yine okumuş oldukları okullarda öğrencilerin birbirileri ile buluşmasını sağlayarak sosyal ve kültürel aktiviteler ile kaynaşmasını sağlayarak okullarına uzun süre gidemiyen öğrencilere okul atmosferini tekrar sevdirmeye çalıştılar.
Dağıtılan tablet ve bilgisayarlar tam kapanma dönemlerinde çocukların ders dışında dahi ellerinden düşürmediği objeler olarak hep sabit kaldı.
Birçok öğrenci farklı oyun grupları üzerinde oyunlar oynarken bunu fırsat bilen oyun şirketleri çocukların bağımlılık yapacak kadar bilgisayar başında kalmasını sağlayan canlı oyunlar devreye soktular.
Nüfusu 85 milyon olan ülkemizde bir oyunun indirilmesi 180 milyon olarak bellirlenmesi ise çocuklarımızın kapanma döneminde internet bağımlısı denecek kadar tablet ve bilgisayar başında geçmesini sağladı.
Uzmanlar ve ilgili kurumların iş birliği ile 5000 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmada öğrencilerin %17 sinin internet bağımlısı olduğunu gösterdi.
Bu bağımlılığın ise en az uyuşturucu kadar tehlikeli olduğu ifade edilince birçok okul, ilgili kurum, ve velilerimiz şimdi öğrencilerinin bu bağımlılığını üzerinden atmanın yollarını arama içerisine girdi.
Hiç küçümsenmeyecek bir sayının ise velilerin öğrencileri ile bu oyunları zamanla ortak oynadıkları ise şaşkınlık yarattı.
Bir piskolog yardımı alınmadan bu bağımlılığın giderilmesinin çok zor olduğunun ifade edilmesi ise tehlikenin boyutunu göstermekte.
Ülkemizde hatta dünyada bu sorunlar yaşanırken kendisini eğitime adayan bir yiğit iş adamı Vehbi Orakçı kurmuş olduğu Arev vakfı bünyesinde açtığı Arev eğitim kurumları ile adeta tüm bu sorunların olacağını önceden biliyormuş gibi başta velilerin bilinçlenmesini sağlayarak öğrencilerinin bu olumsuzluklara düşmemesini sağladı.
Seçkin eğitim ordusu denecek bir kadroyla her öğrenci ile tek tek ilgilenerek adeta öğrencilerin enselerinde öğretmenlerinin nefesini hissetmesini sağladı.
Eğitim saatleri dışında önce velileri sonra öğrencileri oluşturdukları iletişim gruplarından arayarak müsait olduklarında öğrencinin durumunu veliye bildirirken, öğrenciye ise eksik taraflarını verilen deneme sınavlarındaki eksikliklerini anlatıp, eksik olan tarafları için benzeri soruları tekrar göndererek yapmasını ve yaptıktan sonra kendisine bilgi vermesini istemesi öğrencilerin iyi yetişmesini sağladığı gibi bu dönemi en az hasarla atlatan şanslı öğrenciler olmasını sağladı.
Veli toplantıları ile öğrenci velileri sürekli bilgilendirilirken toplantıya katılamayan veliler ile iletişim araçları ile müsait oldukları zaman diliminde velilri oldukları öğrenciler ile kuracakları dialog dakikalarca anlatıldı.
Eğitimi sevdirmenin, ders çalışmayı özendirmenin, oyun zaman dilimini bilinçlendirmenin her yönü anlatılarak öğrencinin veli ile kaynaşmasını sağlamak için verdikleri mücadele ise belkide ilerde milli eğitim müfredatına girecek bir program olacaktır.
Yaşanan bu covit 19 virüs döneminde birçok ailede eğitim veli ile öğrenci ilişkisini içinden çıkılamaz bir hal almasını sağlarken en şanslı öğrenciler ise Arev vakfı öğrencileri oldu.
Arev vakfı öğrencileri seçkin eğitmenler ve uzman rehber öğretmenlerin veli ile öğrenci arasında adeta bir köprü olarak devreye girmesi önceden bozuk olan ders eğitim düzeni, aile içerisindeki dialog eksikliği, ders çalışma alışkanlığındaki hatalar bu dönemde düzelmiş oldu.
İstanbul Beylikdüzü ilçesinde uzun yıllar siyaset yapan hatta ilçenin ilk kurucu belediye başkanı olan iş dünyasının yardımsever iş adamı İlçenin eğitim vadisi oluşması için ilgili kurum ve kuruluşları sürekli harekete geçiren bir kişi olarak biliniyor.
İstanbul beylikdüzü ilçesi adeta eğitim vadisi oldu. İlçe istanbulda eğitim göçü alan ilçe olarak tarihe geçmiş oldu. İlçede özel okul olarak faaliyet gösteren neredeyse tüm eğitim kurumlarının merkezi haline geldi.
İleride ilçenin eğitim göçü alan tek ilçe olmasının verdiği avantajların başında kaliteli bir eğitimin bu ilçeden geçtiği anlaşılacağı gibi, eğitimde yarışın ve rekabetin arttığı bu ilçe gelecek nesillerin yetiştiği en özel ilçe olarak anılacaktır.
Yaptığımız araştırmada ilçede eğitim bayrağını her geçen gün bir çıta arttırarak yıldızı parlayan Arev eğitim kurumları başta olmak üzere gelecek nesillerimizin eğitim karargahı beylikdüzü ilçesi olacaktır.
www.haberpars.com
YORUMLAR