" İran bildiğimiz gibi "
Bence İran Türkiye’nin güvenliğini tehdit açısından Yunanistan ile baş başa gidiyor.
Maalesef ki bunu hala Türk yetkililer anlayabilmiş değil.
Türk siyasi elitleri İran ile ilişkilerde duygusallığı ağır basarak yön veriyorlar. Birleşmiş milletlerin İran’a ambargo kararına Tahran yönetiminden çok Ankara direnmişti, bu konuda İran’da çıkan bir gazete, Türkler bizi bizden çok seviyor ve savunuyor manşeti atmıştı.
Uzun yıllar öncesi Ortadoğu, Yenıcag ve Tercüman gazetelerinde yazı işleri müdürü ve köşe yazarlığı yaparken Suriye’nin bizim başımızı çok ağrıtacağını, sorunların altından kalmamızın imkânsız hale geleceğini ve bunda muhafazakâr kimliğe sahip iktidarın büyük rol oynayacağını yazmıştım.
Bugün aynısı gerçekleşti, Türkiye Arap değil, Arap ülkesi hiç değil mezhepsel ve duygusal hislerle yönetilecek ülke hiç değil.
Türkiye’nin İran gibi sinsi ve hain ülkeye destek vermesi ancak akıl tutulması ile izah edilebilir.
Emin olunuz-ki İsrail olmazsa tüm dost bilinen Arap ülkeleri Türkiye’ye savaş bile açmaya cesaret eder.
İsrail olanlara yani Araplara hadlerini bildirdiğinden biz biraz rahatız.
Tabiki buna rahatlık denirse...
Bakiniz 3 haftada Emevi camiinde namaz kılınacaktı, bırakınız namaz kılmayı ekonomimiz battı ve resmi olmayan gerçek rakamlara göre 7 milyon Suriyeli ülkemizde ikamet ediyor, hem de bedava tüm masraflarını bizim vergilerimiz ve devletimizin kasası ödüyor.
Ege denizinden karşı adalara geçmek için canını tehlikeye atan Suriyeliler, ülkeleri için hiçbir şey yapmıyorlar. Denizde öleceklerine hepsini gönderin ülkelerine vatanları için ölsünler.
Konumuz İran.
Suriye’de birçok farklı fraksiyonlar var. İran’a bağlı Hizbullah sahada aktif, bir de Haşdi Şabi terör örgütü var, Şİİ milislerden oluşmakta tüm ihtiyaçlarını İran karşılıyor, bu hain örgüt İran gizli servisinin izni olmaksızın "gaz" bile çıkaramaz, geçen gün Türkiye, İsrail’den daha tehlikeli diye açıklama yaptı.
Buyurun... Türk yetkililerin bu açıklamaya cevabı ne olacak hala beklemekteyim. Daha da ileri giderek Türk varlığı ABD varlığından daha tehlikeli demişler.
İran’ın nükleer silaha dahil olması İsrail’den çok Türkiye’yi ilgilendiriyor.
İran İsrail ile asla karşı karşıya gelmeye cesaret edemez, böyle bir karşılaşmada yok olacağını biliyor ve halkını İsrail düşmanlığı ile bir arada tutacağını sanıyor.
Klasik şark kurnazlığı, dış düşman oluştur ve içerideki krizi yönet.
Geçenlerde İran'a ait Natanz Nükleer Santrali saldırıya uğradı, elektrik sistemi çökertildi.
Bunun gibi birçok saldırıya uğruyor. Artık bu saldırıların meşruiyeti tartışılamaz, çünkü İran uluslararası anlaşmalara uymuyor.
İran yine iç politikaya "gaz" vermek için " bu bir terör saldırısıdır, cevap hakkımızı kullanacağız” diyerek sorumluları sözüm ona tehdit etti.
Tahran yönetimi buğuna kadar ahlaksızlık ve hırsızlıktan başka ne yaptı ki.
Bilgisayarları vuran bir program büyük bir yangın gizemli bir arıza ne denirse densin İran antlaşmaları hiçe sayarak nükleer silah üretmek için bos durmuyor.
İran nükleer ajansı başkanı Ali Akbar Salehi bir “elektrik arızası” raporunun ardından bunun “anti nükleer terörizm, olduğunu ve yanıt verme hakkını saklı tuttuğunu ifade etmesi çaresizliğin dışa vurumu idi.
Temmuz 2020 de Natanz sahasındaki santrifüj tesisinde yangın ve patlama meydana geldi. Bir devrim muhafızı ise patlayıcı cihaz kullanılarak saldırının gerçekleştiğini ifade etti.
İran Atom Enerjisi Örgütü sözcüsü Rose Camel Bandi, tesisin patlama sonucu ciddi şekilde hasar gördüğünü itiraf etti.
Bazı tahminlere göre yangının meydana geldiği yapı Iran tarafından geliştirilmiş uranyum zenginleştirme santrifüjlerinin geliştirilmesi ve üretimi için kullanılıyordu.
Iran büyük bir gururla uranyumu daha hızlı ve daha kaliteli zenginleştirebileceğini açıklamıştı. Natanz 164 gelişmiş santrifüj IR-6 da hizmete girdiğini açıklamıştı.
Aynı zamanda İranlılar, uranyumu IR-1 in 50 kati hızda zenginleştireceğini söyledikleri IR-9 santrifüjlerini test ettiklerini açıklamışlardı.
Tüm bu açıklamalar gösteriyor ki İran asla uluslararası anlaşmalara bağlı kalmayacak.
Suriye’de kendisine bağlı şii terör gruplarını Türk askerine karşı saldırı emrini İran gizli servisinin verdiğini bilmek için kahin olmaya gerek yok.
İran hain bir devlettir ve Türkiye’nin dostu değildir...
Bu bilinmeli ve asla unutulmamalıdır...
Nazmi Çelenk...
YORUMLAR