Andersen'den masallar gibi bir hikaye anlatacağım.
Yurdum muhalefeti bugün Mersin Hafif Raylı Metro (!) Projesi inşaatına başlama kutlamasını, büyük bir Metro vagonu afişi önünde yaptı. Yerin altından çıkan vagon sürati ile afişi yırtarcasına çıkacak gibi idi.
Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer birkaç bin kişi kadar toplanan halkın önünde butona bastılar. Alkış kıyamet diyeceğim ama katılımın azlığından alkış kıyameti cılız kaldı. Mersin'de HDP'nin oy potansiyelinin büyüklüğü de bu kez yetmedi. Kılıçdaroğlu ilk mitingini de Mersin'de yapmış ve dar alanda ancak 25 bin kişi toplayabilmişti. Ekrem İmamoğlu yerine her sözünü dinleyen Vahap Seçer Kılıçdaroğlu’nun favori belediye başkanı olmalı.
Neyse, ana konuya döneyim. Toplu taşıma araçları taşıyacağı yük ile büyükten küçüğe sıralanır. Metro, Hafif Raylı Sistem, Tren, Tramvay, ..., Otobüs, minübüs gibi sırasıyla adlandırılır ve Hafif Raylı sistemi olan hiç bir ülkede vagonlar Metro gibi yer altından gitmez. Tramvay veya Tren gibi yer üstünde raylar, istasyonlar kurulur ve üstten veya raylardan alacağı elektrik ile çalışır.
Şahsen Hafif Raylı Metro şeklinde bir toplu taşıma aracını ben ilk defa duyuyorum. Bu sistemi kuracağım diye açık havada olacak istasyonların üzerini kapatmak suretiyle tünel havasını vermek gibi masraflı, Mersin'e has, melez bir toplu taşıma yönteminden umarım bahsetmiyorlardır. Veya sadece seçim reklamı olacak diye planladılar ise adının ne önemi var ki!
Hani hatırlarsanız Mersin gibi yine MHP'den İP siyasetinin oyunları ile alınan Adana Büyükşehir Belediyesi pandemi döneminde Sahra Hastanesi yaptık demişti. Sonra içeriyi görüntüleyen bir şahsın videosu ile balon patlamıştı. Meğer Belediye bir binanın içini paravanlarla bölmüş ve içinde ne sedye ne de tıbbi malzeme vardı. Yahu cihazların bağlanacağı elektrik bile bölmelerin içine çekilmemişti ve Kılıçdaroğlu TVye çıkıp kısa sürede Adana belediyemiz Sahra Hastanesi yaptı demişti.
Bu Metro hikayesi de ikinci bir balon olabilir mi? Neyse eninde sonunda patlar zaten.
Allah'ım aklıma mukayet ol ama yazarken bile onlar adına, ülkemin muhalefetinin düştüğü bu durumdan ben utanıyorum. Başka ülkede böyle muhalefet partileri yüzde bir oy bile almıyor. Yabancı fonlar, parti ve belediyelerin beslemeleri ile algı ile yönetilen bir kitle var. Ve işin en kötüsü kendilerinin düştüğü bu durumun vehametinin farkında olmayıp karşı tarafı zeka geriliği belirtisi tanımlaması olan koyun, çıkarcı sıfatı ile yaftaladıkları makarnacı, kömürcü gibi tabirler ile aşağılıyorlar. Üstenci bakışla değerlendirdikleri halkımız ile bu yüzden bir türlü bütünleşip hükümet olamıyorlar.
****
Biraz da ihale konusuna bakayım dedim. Orası da ayrı bir hikaye imiş.
Hafif Raylı Metro Projesi'ni 21B ile ihale etmişler.
Peki 21B nedir?
Afetler, ani ve beklenmeyen olayların ortaya çıkması üzerine ivedilikle ihale yapılması.
Ne alaka? Öyle bir durum mu var?
Yangından mal mı kaçırıyorsunuz?
Niye kamuoyundan gizli ihale yaptınız?
10 şirket proje için başvurmuş.
1+2-DILLINGHAM CONSTRUCTION INT + KİSKA-KOM İNŞ. VE TİC. A.S. BUSINESS PARTNERSHIP
3-CENGİZ CONSTRUCTION INDUSTRY AND TRADE INC.
4-ZİVER İNŞAAT TAAH. MAD. TURZ. PAZ.SAN.TİC. A.S.
5-DOĞUŞ İNŞ. VE TİC. A. Ş. -YAPI MERKEZİ İNŞAAT VE SANAYİ A.Ş. JOINT VENTURE
6-SMU ENGEOCOM LTD. + MET-GÜN İNŞ. TAAH. VE TİC. A.Ş BUSINESS PARTNERSHIP
7-ŞENBAY MADENCİLİK TURİZM- AZER İN. SERVICE MMC
8-ALSİM ALARKO SAN. FACILITIES AND TRADE. A.S.
9-PERS YAPI İNŞ. + ASTRO ÜST YAPI A.Ş. BUSINESS PARTNERSHIP
10-NUROL İNŞAAT VE TİC. A.Ş.
1. sıradaki Amerikan şirketi ile bir Türk Firması ortaklığına ihale verilmiş.
KİSKA-KOM İnşaat Şirketi'nin sahibi kim? İstanbul The Marmara Otelleri sahibi Gürsel ailesi.
Meğer bu inşaat şirketi Ekrem İmamoğlu'nun başkanı olduğu İBB'nin müteaahidi olmuş. Milyarlarca dolarlık işler bu şirkete uzun zamandır ihale ediliyormuş.
Bu arada küçük bir hatırlatma yapayım. Ekrem İmamoğlu seçimler öncesi İsmail Küçükkaya ile bir otelde buluşmuş ve rakibi İstanbul adayı Binali Yıldırım ile yapılacak açıkoturumda sorulacak soruları Ekrem Bey ve Danışmanlarına paslaştığı görüntülenmişti. İşte O otel; The Marmara oteli idi.
Neyse konumuza döneyim. Proje yeni değil. ÇED Raporu dahi olmayan bu proje ilk 2019 Belediye seçimlerinde MHP'nin İyi Partililer ile samimiyeti nedeniyle sen bu kez aday olma başka arkadaşımız aday olsun dediği ve bunun akabinde seçim öncesi İyi Parti'ye geçen Burhanettin Kocamaz'ın seçim reklam projesi idi.
İyi Parti katakulliye getirip adaylık başvuru evraklarını saatinde teslim etmeyince zaten Mersin'de HDP'nin istediği CHP'li Vahap Seçer aday olmuş ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmişti. Amaç zaten milliyetçileri bölmek ve MHP'nin olan Mersin'i CHP'ye kazandırmaktı. Meral Akşener'in ülkücü ve milliyetçi oyları bölmesi sayesinde bunu da başardılar ve bir belediyeyi daha HDPKK severlere teslim ettiler.
Şimdi bu Metro görünümlü Tramvaydan hallice Hafif Raylı Sistem Projesi sahibi gibi gösterilen Vahap Seçer, CHP'nin 2023 seçim yatırımları yalanında baş aktör olmuş durumda.
Projenin eksiklikleri sebebiyle Ulaştırma Bakanlığı tarafından reddedilen başvuru, değişiklikler ile tekrar yapılmış ve bu kez kabul edilmiş. Reddedilince bunu siyasi polemik haline getirenlere bakanlık bu kez onay verip başlamaları için fırsat vermiş oldu. 28 Nisan'da maliyeti 790 milyon lira artırıp, ihaleyi bu kez 3 milyar 190 milyon liraya çıkarmışlar. Maliyet artmasına rağmen daha önceki projede 25 olan istasyon sayısı 11'e indirilmiş. Daha önce 19 kilometre olan hat uzunluğu ise 6 kilometre kısalarak 13 km'ye düşürülmüş.
Sayısız projeyi gerçekleştiren hükümete 5'li çete diye saldıran ve sabah akşam liyakattan, açık ihale usulünden bahseden Millet İttifakı'nın siyasetçileri aldıkları belediyeleri uyduruk projeler ile yandaşlarına veriyorlar. Zararsız ve hizmet bazlı yönetilen belediyeleri aldıktan sonra tamtakır kasa ile bırakmayı hedefledikleri ortada.
Hizmet edeceğiz dedikleri, sıfır proje ile yandaşa peşkeş çekmek için yüksek gelirli belediyelere resmen çöktüler. 2023 Haziran genel seçimlerini kazanabilmek için teröristleri destekleyen dernekleri, STKları, gazetecileri, yazarları, TVleri ve bir kısım işvereni doyurmak ana projeleri oldu.
İşin gerçeği Ulaştırma Bakanlığı'nın onayladığı proje Metro Projesi değil. Çünkü izin için başvurdukları proje Metro kriterlerini karşılamıyor. Mersin'e Metro birkaç boy büyük gelir. Hem paraca bu yükü kaldıramazlar hem de taşıyacağı insan sayısı Metro için yeterli değil. Daha küçük vagonlardan oluşan tahmini 18 bin kişinin taşınacağı bu projenin adı Hafif Raylı Sistem.
Adına ister Metro deyin, ister Hızlı Tren deyin, bir de gerçekler var değil mi? Ki herkes bilir, gerçeğin ortaya çıkma gibi kötü bir huyu vardır.
13 kilometre Metro için değmez kardeşim. Hodri meydan. 2023'e kadar yerin altını kilometrelerce delin, ben de özür dileyeyim.
Bu fakiri bir gün olsun yanıltın artık...
YORUMLAR