FIRILDAK BEBE-CAN...

DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, Halk TV'de, yandaş gazetecilerin soru sorduğu bir programa katıldı.

Program 3 saate yakın sürdü. Tamamını sabırla YouTube'dan izledim.

Birbirinden çelişkili, geçmişte sanki o partinin karar alıcıları içinde yokmuş gibi, kendini aklamaya çalışan bir PR çalışması olmuş.

Parlak Prens Bebecan, böbürlenmekte hızını alamayınca, çıktığı merdivenlerden tepetaklak aşağı düştü.

Böbürlenme padişahım senden büyük Allah var dedirten bu durum, bizim yıllardır söylediğimiz, birilerinin siyasi hainlikte ne seviyede olduğunun sadece görünür olmuş tarafı. Buzdağının altında daha neler vardır, neler? 

Bebecan, bir gazetecinin sorusuyla, reklam çalışmasının tabiri caizse içine etti. 

Reklamın iyisi kötüsü olmaz ama bu bambaşka birşey.

Haziran 2018 seçimleri öncesi Millet İttifakı'na Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı Çatı Adayı olması için teklif geldiğini ve o toplantıda kendisinin de yer aldığını, hatta işi kotaranın kendisinin olduğunu söyledi.

Kendi cümleleriyle ne kadar tıynetsiz bir adam olduğunu ifşa etti.

Ne hikmetse televizyonda hergün arzı endam eden bu ilkeli (!) gazeteciler, peki ama siz o zaman daha AKP üyesiydiniz. Bu gizli toplantılar, yol arkadaşınız Erdoğan'ı sırtından bıçaklamak değil mi? Halk size nasıl güvenecek? diye bir soru dahi soramadı.

O'na ilk Bebecan lakabını takanlardan biriyim ama artık bu sempatik tanımlamayı haketmiyor.

Yeni adı Fırıldak Bebe olsun bence.

Türk Milleti herşeyi affeder, sineye çeker, yüce gönüllüdür ama ihaneti affetmez.

AKP'nin üst düzey yönetim kademelerinde ne tür fırıldaklar çevirdiğini artık daha net tahmin edebiliyorum.

O sevimli tombik yüzünün ardında şeytanlaşmış ikinci bir yüzü görmeyen artık var mıdır?

Bu karakter ile, geçmişte ne tür hainliklere imza attığını, Abdullah Gül'ün evinde kurulan İHANET SOFRASI'sında Türk Milletine ne tür kumpaslar kurduklarını, irkilerek hayal ettim.

Fırıldak Bebecan 2018 Haziran seçimlerinde daha AK Parti milletvekiliydi. 2018'de bir sabah Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı Adayı olmasına, AKP'li olarak imza vermiş ve akşamına Saadet Partisi, CHP, İYİ Parti, HDP, Abdullah Gül ve bu proje partilerinin mimarı, kimliğini henüz bilmediğimiz (Muhtemelen Amerika Ankara Büyükelçisi veya görevlendirdiği) birileri ile İHANET SOFRASI'sına oturmuş meğerse.

Bu durum, ıslak imzalı belgelerle ispatlandı. Sonradan öğreniyoruz ki, Başkanlık sistemine karşı olan Fırıldak Bebe, meğer referandumda da "Evet" oyu vermiş.

Bunlar başa gelse Başkanlık Sistemin'den uyduruk Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme falan geçmezler diye hep söylüyorum. "Evet" oyu vermelerinin sebebi de bundandır.

Ama tabiki, bu ikiyüzlülüğünü katmerleyen bir durum.

Bunların proje partileri olduğunu söylemekten dilimizde tüy bitti.

Kurucusu olduğu partiye ihanet eden adamlar listesinin başında Abdullah Gül, ikinci sırada Ahmet Davutoğlu ve üçüncü sırada Fırıldak Bebe gelir.

Bunların hepsi 15 Temmuz 2016 Darbe girişimi sonrası FETÖ artığı olmaları sebebiyle partiden kovulmuş isimler.

Fırıldak Bebecan'ın partiden istifa etmeden, bir adreste ofis kiralayıp burayı Erdoğan'a kumpas merkezi yapmasının sebebi neydi?

Bunlara parti kurduranların projesine göre Millet İttifakı'nın bileşenleri ile Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı adayı olması konusunda mutabakat sağlanacaktı. 

Akabinde Babacan ve peşine taktığı 90 kadar milletvekili partiden istifa edip Erdoğan Hükümeti düşecek ve erken seçime gidilecekti. 

Bu arada dış güçlerin kurdurduğu diğer bir proje Partisi olan İYİ Parti'de, MHP'den oy çalacak ve Amerika uşağı yeni hükümet kurulacaktı.

O dönem bunlara kanıp MHP'den ayrılan eski ülkücülerden bir kısmı, bu tertibe kazan kaldırdı ve Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı Çatı Adaylığı'nı onaylamadı. Meral Akşener Genel Başkanlıktan olma aşamasına gelmişti.

Bu tertip tutmadı ve Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi.

Ama, Türkiye Cumhuriyeti'ni ele geçirememenin hırsı, yenilmekle de bitmedi.

Sonraki süreçte, Abdullah Gül destekli Fırıldak Bebecan DEVA, Ahmet Davutoğlu Gelecek Partisi'ni kurdu.

Meral Akşener de aldığı emirle partideki tüm Abdullah Gül karşıtlarını 2023 seçimleri için temizledi. Hizaya gelmeyeni de ihraç etti.

Şimdi partisi pürü pak hizmete hazır. Ne istenirse tak şak yapacak adamlarla yol yürüyor.

Meral Akşener'in, DEVA ve Gelecek Partisi'nin Millet İttifakı'na katılmasını ve HDP'nin ıttifak dışında bırakılmasını önermesiyle projenin yeni bir ivme aldığını görüyoruz.

Hani bunlar HDP ile İttifak yapmamışlardı. İttifak yapmayan biri 2023 seçimlerinde “HDP İttifak dışı kalsın” der mi?

Sözde HDP İttifak dışı kalacak ve silik bir aday çıkaracak. Seçim ikinci tura kalırsa da, Cumhurbaşkanlığı için tek adayda mecburen birleştik pozu verilecek.

Geçen haftalarda Amerika'nın Ankara Büyükelçisi İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i ziyaret etti.

Amerika genelde yuvarlak masaları sevse de bu kez dikdörtgen bir masada resim verdiler.

Masa köşeli olsa da, sohbet muhakkak yuvarlaktı.

Bu toplantı da Amerika, 2023 Cumhurbaşkanı Adayını Meral Hanıma dikte etmiştir. Sonunda çak yaparak, işbirliğine tam gaz devam demişlerdir.

Güçlü Erdoğan figürü karşısında Amerika'nın tek hamlesi kaldı artık. Onlar da bunu bizim İttifak ortaklarından daha iyi biliyorlar, çünkü onlara yol ve yön çizen kendileri.

Kılıçdaroğlu, herkes isterse ben de aday olurum demişti. CHP tabanından gelen isteğin, böylece önünü kesmiş oldu. Senaryo böyle yazıldı. Bir süre sonra İttifak ortakları uygun görmediler diyerek konuyu kapatacaktır. Zaten istemez/isteyemez, çünkü O Cumhurbaşkanlığına aday olursa seçilemeyeceğini herkes biliyor.

İmamoğlu en saçma konuları bile kullanarak belediye hizmetleri harici bir gündem yaratıp atak yaparken, Mansur Yavaş sessizlik taktiğini kullanıp adaylığını güçlendiriyor.

Amerikan Elçisi'nin ziyaretinden sonra Kılıçdaroğlu ve Akşener iftar sofrasında buluştu.

Büyükelçi ziyaretinden aldığı emirleri istişare etmek için medya önüne sunulmuş kurgu bir yemek.

Bu yemeğin ana konusu, Devlet Bahçeli'nin hazırlattığı Cumhuriyetin 100. Yılına yakışır 100 maddelik Anayasa Tasarısı ile Hıyanet İttifak Masası'nın ayağına  nasıl tekme attığıdır.

Yıllardır dillerine pelesenk olan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi içeren anayasaları bir türlü açıklanamıyordu. Bugün konuşulan ise, tüm partilerin Anayasaları hazırmış da haftaya medyaya açıklayacaklarmış.

Geçiniz bunları. Evet, gizli kapılar ardında hazırladığınız bölücü anayasanız hazırdı ve sizden ayrılan Ümit Özdağ tarafından kamuoyuna açıklanmıştı. Şimdi onun bölücü maddelerini çıkarıp revize edecek ve kamuoyuna sunacaksınız. 

Eğer Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Dr. Bahçeli basın toplantısı ile, 100 maddelik Yeni Anayasa Tasarısı'nı açıklamasaydı, seçimlere kadar halkı oyalayacaktınız.

Hain Fırıldak Bebe-can ile yazıya başladım ama diğerlerinin ondan farkı var mı ki?

Kişilikleri satın alınmış bu şahsiyetleri siyaset sahnesinden kovmak için Türk Milleti gün sayıyor.

Türk Tipi Hükümet Sistemi'nin Yeni Anayasa ile güçlendirilmesine kimse karşı çıkamayacaktır.  

Telaşa kapılanlara duyurulur.

Herşey Türk'e göre, Türk için olacak. Yüce Türk Milleti güçlü Türkiye ile ayağa kalkacak ve Turan'a koşacak.

Bu şahlanışı durdurmaya hiçbirinizin gücü yetmeyecektir, neden mi?

Vatandaşlarımız ne kadar ekonomik sıkıntı çekse de, açlıktan ölse de feraset sahibidir, HAİNLERE oy vermez.


Leyla DÜZEL...