Sessiz sedasız bitecek ve haber niteliği olmayacaktı. Bu pazar günü MHP kongresinin olacağından haberi olanlar, olmayanların herhalde yüzde biri kadardır.
Ama Sn. Bahçeli yaptığı Sn. Erdoğan merkezli söylemi ile MHP kongresini medyanın gündemine sokmayı başardı.
“Ayrılamazsın. Türk milletini yalnız bırakamazsın !”
“Yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz !”
Bahçeli adeta haykırarak, hançeresini yırtarak Sn. Erdoğan’ı “yeni yüzyılın kurtarıcı lideri” olarak ilan etti.
Bu serenat sonrası sosyal mesafe ayarlı, esas duruşta oturan yönetici kadronun aynı disiplin ile ayağa kalkarak başlattığı alkışlar tüm salona yayıldı ve ortam alkıştan yıkıldı.
Benzer hal ve alkışları Bahçeli, Erdoğan’a ağız dolusu hakaret ederken de aynı kadrolardan görmüştük.
Yarın Tramp’ı ya da Putin’i dünya lideri ilan etse şüpheniz olmasın yine aynı kadro aynı alkışları yapacaktır.
Bu resimde, ne yaptığını ve ne için yaptığını bilen tek kişi var o da Sn. Bahçeli.
Alkışlayanlar mı ?
Geçiniz.
Onlar niçin alkışladıklarını aralarında bile asla konuşamazlar.
Sn. Bahçeli’nin bu çıkışının anlamı 31 Mart sonrası daha iyi anlaşılacak.
Nerede ise Erdoğan’ a sarılarak “bırakma bizi” diye haykırmasının kimin hayrına ve kimin adına olduğunu görmek için biraz daha sabretmek gerekir.
Kongrede gözlerden kaçmaması gereken bir ayrıntı daha vardı.
İYİ PARTİNİN kongreye ilk kez davet edilmesi ve bir yetkili ile kongrede temsil edilmesi.
31 Mart sonrası “Cumhur ittifakının” genişleyeceğinin ve İYİ PARTİNİN saf değiştireceğinin açık işareti olarak görmek yanlış olmaz herhalde.
Evet saflar 31 Mart sonrası için hareketli.
Yeni Anayasa turnusol kağıdı olacak.
Mevcut parlementoda sayısal çoğunluğun varlığına güvenle yeni anayasa hevesinde olanlar bir safta toplanacak.
Siyasi Partilerin mecliste sayısal çoğunluğa sahip büyükleri bir safta; henüz siyasi güç olarak mecliste temsil edilmeyen fakat Türk milletinin tarihi kodlarında varlığını koruma refleksini temsil eden “milli güçler” bir tarafta olmak üzere saflarda ki yerlerini alacak.
Anayasanın gerçekten değişmesi gereken maddeleri ile süslenecek değişiklik gündemine sokulacak “Türk tanımını Türkiyeli tanımı ile değiştirecek ve milli devlet yapımızı federatif yapıya dönüştürecek ilk adımları” planlayanlar ile bu emperyal tuzaklara teslim olmayı asla düşünmeyenler arasında hiç de sakin geçmeyecek bir döneme hazır mıyız?
Bakalım “yeni yüzyılın kurtarıcısına (!)” sarılan Sn. Bahçeli hikayede olduğu gibi “Fareli köyün kavalcısı mı? Yoksa uçurumun kenarında “beni bırakırsan birlikte yuvarlanırız” ihtarını yapan ve son görevini üstlenerek emeklilik dilekçesini vermiş bir emektar mı ?
Yaşayan görecek !
Hakkı Şafak Ses
YORUMLAR