DOSTLUK DİZ DİZE OLMAK DEĞİLDİR

DOSTLUK İLLA YAN YANA, DİZ DİZE OLMAK DEĞİLDİR

   Sevmek fıtratın mizacı. Yaradan öyle güzel yaratmış ki hayatımızın gayesi ve manası sevmek ve sevdiklerimiz ile yaşamak olsa gerek. 
   Birbirinizi sevmek...
Eşinizi sevmek...
Annenizi, babanızı, kardeşlerinizi, dostlarınızı...
Evlatlarınızı...



Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Canım kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. ” (1) der.

   Sevgi; insanın kalbinde tomurcuklanan nadide bir çiçektir. Mühim olan onu yara almadan yaşatabilmektir.  
Oysa öyle dostlukları görüyoruz ki size olan sevgisini ve muhabbetini söylediği halde,

-Telefon ile aradığınızda telefonunuza cevap vermiyor, hatta ve hatta geriye dahi dönmüyorsa... 

-Sabahları attığınız "günaydın hayırlı işler" diye yazdığınıza cevap vermiyor ise...
-Cuma günleri attığınız mesajlara sizin de cumanız mübarek olsun demeye dahi  tenezzül etmiyorsa...
-Hastalandığında "Geçmiş olsun kardeşim" deme nezaketini dahi göstermiyorsa
arkadaşım, kardeşimi, sırdaşım, yoldaşım, gönüldaşım  dediğiniz bu insanlar ile dostluğunuzu ve kardeşliğinizi bir kez tekrar gözden geçirin. Zira seviyor ve sevdiğiniz söylüyor iseniz bunu  ispat etmek zorundasınız.

   Diğer yandan "Hayırlı sabahlar Ahmet abi. Her gün dua mesajı yazıyordunuz. Dün ve bugün yazmayınca aklım siz de kaldı. Sağlık ve sıhhatiniz iyidir inşaallah?"
   Veya yüzünü görmediğiniz, ismini dahi bilmediğiniz bir kardeşiniz, büyüğünüz arayıp hâl hatır soruyor ise işte gerçek dostu, dostluğu bulmuşsunuz demektir.
   Yani sizi görmeden seviyor ve muhabbet besliyor ise dostunuzu ve  dostluğu bulmuşsunuz demektir. 

  Tıpkı Hz Mevlana'nın dediği gibi " Dostluk illa yan yana, diz dize olmak değildir. Asıl can cana, kalp kalbe olmaktır."
 Rabbim cümlemiz(e)i can cana, kalb kalbe olan dostlar ile yürümeyi nasip etsin.

   YARABBİ!
Oruçlarımızı, namazlarımızı, hayır ve hasenatlarımızı, ibadet ve taatlarımızı kabul eyle.
Bizleri Ramazan'ı Şerif'in razı olduğu salih kullarından eyle.  
Günahlarından arınmış bir şekilde, bir sonraki Ramazan-ı şerife kavuşanlardan eyle...
Âmiiin Ya MUİİN cc.

Selâm ve dua ile.
Bülent Ertekin 

Not: Müslim, Îmân 93-94. Ayrıca bk.Tirmizî, Et’ime 45, Kıyamet 56; İbni Mâce, Mukaddime 9, Edeb 11