Bu Makale Okunma Rekorları Kırıyor
Bu Makale okunma rekoru kırıyor. Bay Bay Kemal. "Güzel Ülkemiz yeni bir seçimin eşiğindedir. Büyük bir deprem felaketinin arkasından, daha acılar dinmeden, yaralar sarılmadan seçime gidilmesi ne kadar doğrudur bu da bir tartışma konusudur. "
12 Mart 2023 - 17:33
Ekonomik darbeden sonra deprem darbesinin olması Türkiyedeki muhalefeti sanki mutlu etmiş gibi bir görüntü ortaya çıkarmıştır.
Projelerini ve yapacaklarını halka anlatıp inandırıcı bir reçete ile halkın oylarına talip olması gereken muhalefet, sadece iktidarın böyle bir yükün altında yıpranmasını tek silah olarak görüp seçime gidilmesini istemesini halk çok açık olarak görmektedir.
Bizim halkımız her ne kadar acı çekse de zor şartlar altında kalsa da bunun altından nasıl ve kimler tarafından çıkabileceğini aklı selim bir halde değerlendirme kapasitesine sahiptir. Aslında olması gereken özellikle muhalefetin isteği ile seçimlerin en az bir yıl ötelenmesi Türkiye açısından ve yaraların sarılması açısından çok isabetli olurdu ve böyle bir talepte bulunan muhalefet de büyürdü.
Yangından mal kaçırır misali iktidar yıprandı tam seçim zamanı mantığının halk nezdinde bir karşılığının olmadığını muhalefet seçimlerde alacağı dersle görecektir. Muhalefetin seçimleri erteletmeden yapalım çığırtkanlığındaki en büyük etken, Cumhur İttifakının bir yıl içinde yıkılan şehirleri yeniden kuracağını ve daha iyisini yapacağını bilmesindendir. O zaman bu iktidarı hiç indiremeyiz endişesindendir. Yani muhalefeti ülke çıkarları değil iktidar olma hırsı yönlendirmektedir.
Sevgili dostlar Ülkemiz bir dönemecin önündedir. Ya bu virajı dönecek düzlüğe çıkacaktır ya da şarampole yuvarlanacaktır. Bu yolculukta Kaptanın becerisi ve niyeti çok önemlidir. Türkiye bu seçimde Dünya ya “ Ben bağımsız ve bağlantısız Milli bir Devletim” diyecek ya da içimizdeki müstemlekeci zihniyete teslim olacaktır. Cumhur İttifakının karşısında Amerika ve İngiltere tarafından oluşturulan bir İttifak var “ Millet İttifakı” Millete kurban olsunlar diyesi geliyor insanın. Bence Millet İttifakı yerine Devletler İttifakı dense daha isabetli olurdu. Çünkü Millet ittifakını oluşturan partilere bakıyorsun ikisi Amerikancı Üçü İngiliz yetiştirmesi biride hainlerin peşine takılan, meclise girmek için başka şansı olmayan bir gafil.
Bunların bir de gizli ortakları var onlarda bu ülkeyi bölmeye çalışan terör örgütleriyle sarmaş dolaş olan bir parti.
Bunlar bir yılı aşkındır toplanıp durdular bir aday çıkaramadılar. Neticede Asenamız tarafından masa devrildi. Fakat 72 saat sonra hangi gücün talimatı ya da hangi dosyanın baskısıyla olduysa geri dönüş oldu. Olmadı Asena sana bu yakışmadı diyeceğim ama bu Asena bizim bildiğimiz Asena tarifine pek uymuyor çünkü Asena dik ve kararlı olur. Beş parti değiştiren birinden de doğrusu başka bir sonuç beklenemezdi.
Şimdi bu Millet İttifakının adayına bir bakalım ne diyor ve kimler tarafından destekleniyor. Sayın Kemal Kılıçtaroğluna adaylığı hayırlı olsun. Ülke için demiyorum. Çünkü ülkemiz için hayırlı olmadığı apaçık aşikardır.
Bay bay Kemal diyor ki” Beni Başkan yapın Selahattin Demirtaşı ve Osman Kavalayı hemen serbes bırakayım”Aslında bütün teröristleri de serbes bırakacağını deme sinyali veriyor. Ve devam ediyor.” Başkan olursam Türk Ordusunu Suriyeden ve Iraktan, Libyadan çekeceğim” aslında Karabağdan da çekecek. Bu kimin işine yarayacak tabi ki Pyd nin çünkü Bay bay Kemal” PYD bir terör örgütü değil Milletinin bağımsızlık mücadelesini veren gerilladır” ayrıca bütün bunlar yetmezmiş gibi ülke içinde de mevcut başkan tarafından uygulanan ne kadar Kanun hükmünde kararname varsa kaldıracakmış bu neye yarar ülkeyi karıştırmaya yarar ancak. Mahkemeler bir de bununla uğraşacak. Halbuki bu ülkenin zaman kaybına hiç durumu yok. Dostlar bu Bay bay Kemali ve ittifakını kimler destekliyor kısaca bir de ona bakalım. Başta Amerika devleti ve başkanı Biden.
Adam açık açık Türkiyedeki iktidarı Muhalefet partilerini güçlendirerek indireceğiz diyor. Neden mi indirecek? Ortadoğudaki Amerikan çıkarlarına engel çıkartıyormuş mevcut iktidar.( Şimdi birileri çıkıp Bop başkanı kimdi diyecektir. Bende diyorum ki o köprülerin altından çok sular aktı. Şimdi bir parti değil Cumhur İktidarı var) Diğer destekçiler kimler İngiltere ve Batı. Asena masayı devirince Batı basını nerdeyse o günü yas ilan edecekti.
Başka kim destekliyor Bay bay Kemali? Kandil destekliyor.
Murat Karayılan, Cemil Bayık, Duran Kalkan destekliyor. Bütün her şey gözler önündeyken hala bu insanı Başkan görmek isteyenlere şaşmamak elde değil. Bu gaflet uykusundan ne zaman uyanacaksınız? Ben aydın olan Ülküdaşlarıma seslenmek istiyorum. Türklük için kanını canını sebil edenler nerdesiniz buna nasıl çanak tutarsınız? Şimdi de Cumhur iktidarı ve MHP nin yapması gerekenleri kendi dağarcığımla izaha çalışacağım. Cumhur İktidarı öncelikle Öfkeyi ve öfkeli cümleleri unutmalı.
Partili partisiz ayırmadan toplumu kucaklayıcı söylemlere ağırlık vermeli. Mümkün olduğu kadar halkla iç içe olmalı Taban tavan arasındaki açıyı mümkün olduğunca daraltmalı. Deprem mağdurlarının yarasını nasıl saracağını akılcı ve gerçekçi olarak, kaynaklarını belirterek ikna edici bir üslup ile anlatmalı. Ayrıca iyi bir eylem yapıp fakat bunu pazarlamakta çok başarılı olamayan yapıyı çok acil düzeltmeli yani yaptığı güzel şeyleri halka anladığı dilden anlatmalı.
Yapamadıklarını da ne zaman nasıl yapacağını yine ikna edici bir dille anlatmalıdır. Savunma sanayindeki inkişafı teknokratlar tv den kamu oyuna anlatmayı sürdürmeli halkın gururuna hitap etmeli.
Doğu Akdeniz de, Suriyede, Irak da, Libya da ve bir çok yerde neden varız buralarda olmamızın ülkemize katkıları açık açık anlatılmalı.Sağlıkta bu gün dünya ile rekabet edecek seviyede olduğumuz, Turizim de dünya ile yarışacak tesislerimiz anlatılmalı. Sanayide ürettiğimiz mallar anlatılmalı halk bu iktidar sadece inşaat yapıyor sanıyor. Böyle olmadığı ihracatımızın arttığı anlatılmalı. Özellikle Türk Devletler Topluluğunun büyüyerek varlığını devam ettireceği anlatılmalı. İnsanlar gücü sever bütün bu eylemlerin Türkiyeyi nasıl güçlü kılacağı izah edilmeli.
Dış politikada yapılan başarılar anlatılmalı. Eksik olan piar mutlaka profesyonel manada düzeltilmeli. İcraatlarını anlatamayan bir durumdan tez zamanda kurtulmak lazım. Şimdi de MHP nin seçimde yapması gerekenleri izaha çalışacağım. Öncelikle bütün yönetimin telefonları her Ülkücüye açık olmalı ( Görev alan Ülkücü beni rahatsız etmesinler diye hemen telefonunu değiştirmemeli. Rahatsız oluyorsa o görevi hemen bırakmalı) Bir Ülkücü bir Vekili ya da Yönetimden birini aradığında gelen cevap genel de “ Biz o konulara bakmıyoruz” oluyor. Peki o zaman sorarım siz neye bakıyorsunuz?
Ülkücünün derdi her yöneticinin derdi olmalı. Ülkücünün yarası kanıyorsa bu kanı dindirmek yönetimlerdekilere düşer.
Allah rızası için Ülkücüye Yunusca bakın çünkü bu toplumun en ezgin kesimi Ülkücülerdir. O koca yürekli insanlar, yürüyünce yeri titretenler para denen acımasız bir düşmanın çizmeleri altına düşmüşler lütfen buna bir çare bulun. Hayatının baharında şehadete eren, yıllarını taşmedreselerde geçiren, gazi olan, bu ülkü ve bu ülke için serdengeçenlerin bu ülkenin nimetlerinde hiç mi hakları yok.
Özel okullarda çocuklarını okutmak Ülkücünün hakkı değil mi ailesini alarak göğsünü gere gere hiç bir hesap ödeme korkusu olmadan lüks bir lokanta da yemek yemek, cafede çay içmek Ülkücünün hakkı değil mi?
Ülkücünün neden her çocuğuna ayrı oda verdiği bir evi olmasın. Neden güzel bir arabası olmasın. Bu gün bir çok Ülkücü toplum standartlarının altında yaşıyor ben buna şahidim. Ülkücü sadece vatan ve Millet için vuruşan kan veren can veren biri olarak görülmekten artık kurtulmalı. Ülkücü de insan insani duygulara ve ihtiyaçlara ihtiyacı var o da bir aile reisi.
Bu bilinmeli.
Bütün bunların giderilmesi için de iktidar olmak lazım. Parti taraftarları neden partisini tutar öncelikle ülkesine sonrada kendilerine fayda sağlasın diye. Bu gün için oy potansiyelimiz bir cumhurbaşkanı adayı çıkarmayabilir (Aslında gerçek oy oranımız%40-45 aralığındadır)bu durumda kendimize yakın ve ülkeye faydalı olabilecek birini desteklemek elbette ki doğru bir hamledir. Ancak bir partinin iktidar olmasına yardımcı oluyorsak o da iktidarını bizimle paylaşmalıdır.
2023 seçimlerinin alınmasındaki anahtar inanın ne hdp ne de iyi partidir.
Anahtar 2023 de kurulacak Cumhur İttifakı hükümetinde MHP nin de görev alacağının acil olarak açıklanmasıdır bu Ülkücü camiada yeni bir heyecan yaratacaktır. Tabanımız da yaşadığımız erezyonu durduracağı gibi büyümemize neden olacak ve Başkanlık seçimini de Cumhur İttifakına kazandıracaktır.
İyi partiyle bir yol alınamayacağını Ülkücülerin çoğu görmüştür fakat iş ve aş kaygısı ile iktidar umuduyla gittiği İyi partinin de milli bir iradeden yoksun olduğu da alenileşmiştir. Bu durumda sayın Tayyip Erdoğan beyin çıkıp” Türk devletinin bekası konusunda bizi kayıtsız şartsız destekleyen MHP ye ve Onun lideri sayın Devlet Bahçeliye müteşekkiriz.
Ancak 2023 de Türkiyenin yüzüncü yılında kurulacak hükümette MHP yi ve sayın Liderini hükümette bizimle beraber olmasını istiyoruz Türkiyeyi birlikte yönetelim” demesi hem Başkanlık seçiminin ilk turda alınmasını sağlayacak hem de MHP nin oylarının %20 lere varmasını sağlayacaktır. Sevgili dostlar kendimce bir izahat yapmaya çalıştım belki kızan, belki takdir eden olacaktır ben vicdanen rahatladığımı hissediyorum.
Bir tarafta Turanın temelini atmış bir Cumhur İttifakı bir tarfta Pkk ile kol kola olup hdp kapanırsa bizim partimizden seçime katılın diyen Anayasanın ilk dört maddesini değiştireceğiz Savunma sanayiini inceleme altına alacağız Avrupa bize Aferin diyecek diyenler var. Biz takdiri Yüce Allahtan bekliyeceğiz.
Ey Ülküdaş Ülkücü vicdanınla tarafını belirle öfkenle değil.
Saygılarımı iletiyorum.
Hayrettin Alp.
11/03/2023.
Projelerini ve yapacaklarını halka anlatıp inandırıcı bir reçete ile halkın oylarına talip olması gereken muhalefet, sadece iktidarın böyle bir yükün altında yıpranmasını tek silah olarak görüp seçime gidilmesini istemesini halk çok açık olarak görmektedir.
Bizim halkımız her ne kadar acı çekse de zor şartlar altında kalsa da bunun altından nasıl ve kimler tarafından çıkabileceğini aklı selim bir halde değerlendirme kapasitesine sahiptir. Aslında olması gereken özellikle muhalefetin isteği ile seçimlerin en az bir yıl ötelenmesi Türkiye açısından ve yaraların sarılması açısından çok isabetli olurdu ve böyle bir talepte bulunan muhalefet de büyürdü.
Yangından mal kaçırır misali iktidar yıprandı tam seçim zamanı mantığının halk nezdinde bir karşılığının olmadığını muhalefet seçimlerde alacağı dersle görecektir. Muhalefetin seçimleri erteletmeden yapalım çığırtkanlığındaki en büyük etken, Cumhur İttifakının bir yıl içinde yıkılan şehirleri yeniden kuracağını ve daha iyisini yapacağını bilmesindendir. O zaman bu iktidarı hiç indiremeyiz endişesindendir. Yani muhalefeti ülke çıkarları değil iktidar olma hırsı yönlendirmektedir.
Sevgili dostlar Ülkemiz bir dönemecin önündedir. Ya bu virajı dönecek düzlüğe çıkacaktır ya da şarampole yuvarlanacaktır. Bu yolculukta Kaptanın becerisi ve niyeti çok önemlidir. Türkiye bu seçimde Dünya ya “ Ben bağımsız ve bağlantısız Milli bir Devletim” diyecek ya da içimizdeki müstemlekeci zihniyete teslim olacaktır. Cumhur İttifakının karşısında Amerika ve İngiltere tarafından oluşturulan bir İttifak var “ Millet İttifakı” Millete kurban olsunlar diyesi geliyor insanın. Bence Millet İttifakı yerine Devletler İttifakı dense daha isabetli olurdu. Çünkü Millet ittifakını oluşturan partilere bakıyorsun ikisi Amerikancı Üçü İngiliz yetiştirmesi biride hainlerin peşine takılan, meclise girmek için başka şansı olmayan bir gafil.
Bunların bir de gizli ortakları var onlarda bu ülkeyi bölmeye çalışan terör örgütleriyle sarmaş dolaş olan bir parti.
Bunlar bir yılı aşkındır toplanıp durdular bir aday çıkaramadılar. Neticede Asenamız tarafından masa devrildi. Fakat 72 saat sonra hangi gücün talimatı ya da hangi dosyanın baskısıyla olduysa geri dönüş oldu. Olmadı Asena sana bu yakışmadı diyeceğim ama bu Asena bizim bildiğimiz Asena tarifine pek uymuyor çünkü Asena dik ve kararlı olur. Beş parti değiştiren birinden de doğrusu başka bir sonuç beklenemezdi.
Şimdi bu Millet İttifakının adayına bir bakalım ne diyor ve kimler tarafından destekleniyor. Sayın Kemal Kılıçtaroğluna adaylığı hayırlı olsun. Ülke için demiyorum. Çünkü ülkemiz için hayırlı olmadığı apaçık aşikardır.
Bay bay Kemal diyor ki” Beni Başkan yapın Selahattin Demirtaşı ve Osman Kavalayı hemen serbes bırakayım”Aslında bütün teröristleri de serbes bırakacağını deme sinyali veriyor. Ve devam ediyor.” Başkan olursam Türk Ordusunu Suriyeden ve Iraktan, Libyadan çekeceğim” aslında Karabağdan da çekecek. Bu kimin işine yarayacak tabi ki Pyd nin çünkü Bay bay Kemal” PYD bir terör örgütü değil Milletinin bağımsızlık mücadelesini veren gerilladır” ayrıca bütün bunlar yetmezmiş gibi ülke içinde de mevcut başkan tarafından uygulanan ne kadar Kanun hükmünde kararname varsa kaldıracakmış bu neye yarar ülkeyi karıştırmaya yarar ancak. Mahkemeler bir de bununla uğraşacak. Halbuki bu ülkenin zaman kaybına hiç durumu yok. Dostlar bu Bay bay Kemali ve ittifakını kimler destekliyor kısaca bir de ona bakalım. Başta Amerika devleti ve başkanı Biden.
Adam açık açık Türkiyedeki iktidarı Muhalefet partilerini güçlendirerek indireceğiz diyor. Neden mi indirecek? Ortadoğudaki Amerikan çıkarlarına engel çıkartıyormuş mevcut iktidar.( Şimdi birileri çıkıp Bop başkanı kimdi diyecektir. Bende diyorum ki o köprülerin altından çok sular aktı. Şimdi bir parti değil Cumhur İktidarı var) Diğer destekçiler kimler İngiltere ve Batı. Asena masayı devirince Batı basını nerdeyse o günü yas ilan edecekti.
Başka kim destekliyor Bay bay Kemali? Kandil destekliyor.
Murat Karayılan, Cemil Bayık, Duran Kalkan destekliyor. Bütün her şey gözler önündeyken hala bu insanı Başkan görmek isteyenlere şaşmamak elde değil. Bu gaflet uykusundan ne zaman uyanacaksınız? Ben aydın olan Ülküdaşlarıma seslenmek istiyorum. Türklük için kanını canını sebil edenler nerdesiniz buna nasıl çanak tutarsınız? Şimdi de Cumhur iktidarı ve MHP nin yapması gerekenleri kendi dağarcığımla izaha çalışacağım. Cumhur İktidarı öncelikle Öfkeyi ve öfkeli cümleleri unutmalı.
Partili partisiz ayırmadan toplumu kucaklayıcı söylemlere ağırlık vermeli. Mümkün olduğu kadar halkla iç içe olmalı Taban tavan arasındaki açıyı mümkün olduğunca daraltmalı. Deprem mağdurlarının yarasını nasıl saracağını akılcı ve gerçekçi olarak, kaynaklarını belirterek ikna edici bir üslup ile anlatmalı. Ayrıca iyi bir eylem yapıp fakat bunu pazarlamakta çok başarılı olamayan yapıyı çok acil düzeltmeli yani yaptığı güzel şeyleri halka anladığı dilden anlatmalı.
Yapamadıklarını da ne zaman nasıl yapacağını yine ikna edici bir dille anlatmalıdır. Savunma sanayindeki inkişafı teknokratlar tv den kamu oyuna anlatmayı sürdürmeli halkın gururuna hitap etmeli.
Doğu Akdeniz de, Suriyede, Irak da, Libya da ve bir çok yerde neden varız buralarda olmamızın ülkemize katkıları açık açık anlatılmalı.Sağlıkta bu gün dünya ile rekabet edecek seviyede olduğumuz, Turizim de dünya ile yarışacak tesislerimiz anlatılmalı. Sanayide ürettiğimiz mallar anlatılmalı halk bu iktidar sadece inşaat yapıyor sanıyor. Böyle olmadığı ihracatımızın arttığı anlatılmalı. Özellikle Türk Devletler Topluluğunun büyüyerek varlığını devam ettireceği anlatılmalı. İnsanlar gücü sever bütün bu eylemlerin Türkiyeyi nasıl güçlü kılacağı izah edilmeli.
Dış politikada yapılan başarılar anlatılmalı. Eksik olan piar mutlaka profesyonel manada düzeltilmeli. İcraatlarını anlatamayan bir durumdan tez zamanda kurtulmak lazım. Şimdi de MHP nin seçimde yapması gerekenleri izaha çalışacağım. Öncelikle bütün yönetimin telefonları her Ülkücüye açık olmalı ( Görev alan Ülkücü beni rahatsız etmesinler diye hemen telefonunu değiştirmemeli. Rahatsız oluyorsa o görevi hemen bırakmalı) Bir Ülkücü bir Vekili ya da Yönetimden birini aradığında gelen cevap genel de “ Biz o konulara bakmıyoruz” oluyor. Peki o zaman sorarım siz neye bakıyorsunuz?
Ülkücünün derdi her yöneticinin derdi olmalı. Ülkücünün yarası kanıyorsa bu kanı dindirmek yönetimlerdekilere düşer.
Allah rızası için Ülkücüye Yunusca bakın çünkü bu toplumun en ezgin kesimi Ülkücülerdir. O koca yürekli insanlar, yürüyünce yeri titretenler para denen acımasız bir düşmanın çizmeleri altına düşmüşler lütfen buna bir çare bulun. Hayatının baharında şehadete eren, yıllarını taşmedreselerde geçiren, gazi olan, bu ülkü ve bu ülke için serdengeçenlerin bu ülkenin nimetlerinde hiç mi hakları yok.
Özel okullarda çocuklarını okutmak Ülkücünün hakkı değil mi ailesini alarak göğsünü gere gere hiç bir hesap ödeme korkusu olmadan lüks bir lokanta da yemek yemek, cafede çay içmek Ülkücünün hakkı değil mi?
Ülkücünün neden her çocuğuna ayrı oda verdiği bir evi olmasın. Neden güzel bir arabası olmasın. Bu gün bir çok Ülkücü toplum standartlarının altında yaşıyor ben buna şahidim. Ülkücü sadece vatan ve Millet için vuruşan kan veren can veren biri olarak görülmekten artık kurtulmalı. Ülkücü de insan insani duygulara ve ihtiyaçlara ihtiyacı var o da bir aile reisi.
Bu bilinmeli.
Bütün bunların giderilmesi için de iktidar olmak lazım. Parti taraftarları neden partisini tutar öncelikle ülkesine sonrada kendilerine fayda sağlasın diye. Bu gün için oy potansiyelimiz bir cumhurbaşkanı adayı çıkarmayabilir (Aslında gerçek oy oranımız%40-45 aralığındadır)bu durumda kendimize yakın ve ülkeye faydalı olabilecek birini desteklemek elbette ki doğru bir hamledir. Ancak bir partinin iktidar olmasına yardımcı oluyorsak o da iktidarını bizimle paylaşmalıdır.
2023 seçimlerinin alınmasındaki anahtar inanın ne hdp ne de iyi partidir.
Anahtar 2023 de kurulacak Cumhur İttifakı hükümetinde MHP nin de görev alacağının acil olarak açıklanmasıdır bu Ülkücü camiada yeni bir heyecan yaratacaktır. Tabanımız da yaşadığımız erezyonu durduracağı gibi büyümemize neden olacak ve Başkanlık seçimini de Cumhur İttifakına kazandıracaktır.
İyi partiyle bir yol alınamayacağını Ülkücülerin çoğu görmüştür fakat iş ve aş kaygısı ile iktidar umuduyla gittiği İyi partinin de milli bir iradeden yoksun olduğu da alenileşmiştir. Bu durumda sayın Tayyip Erdoğan beyin çıkıp” Türk devletinin bekası konusunda bizi kayıtsız şartsız destekleyen MHP ye ve Onun lideri sayın Devlet Bahçeliye müteşekkiriz.
Ancak 2023 de Türkiyenin yüzüncü yılında kurulacak hükümette MHP yi ve sayın Liderini hükümette bizimle beraber olmasını istiyoruz Türkiyeyi birlikte yönetelim” demesi hem Başkanlık seçiminin ilk turda alınmasını sağlayacak hem de MHP nin oylarının %20 lere varmasını sağlayacaktır. Sevgili dostlar kendimce bir izahat yapmaya çalıştım belki kızan, belki takdir eden olacaktır ben vicdanen rahatladığımı hissediyorum.
Bir tarafta Turanın temelini atmış bir Cumhur İttifakı bir tarfta Pkk ile kol kola olup hdp kapanırsa bizim partimizden seçime katılın diyen Anayasanın ilk dört maddesini değiştireceğiz Savunma sanayiini inceleme altına alacağız Avrupa bize Aferin diyecek diyenler var. Biz takdiri Yüce Allahtan bekliyeceğiz.
Ey Ülküdaş Ülkücü vicdanınla tarafını belirle öfkenle değil.
Saygılarımı iletiyorum.
Hayrettin Alp.
11/03/2023.
YORUMLAR